Mim: Tuhaf Sorular.. (Gerçekten Tuhaf Ama:)

Selamlar^^ Evet hala yaşıyorum, tabi buna yaşamak denirse diyerek arabesk bi havaya sokabilirim her an bloğu ama neyse kendimi tutayım 🙂 Evet bi kabusun içindeyim, hala uyanamadım, sadece uyanacağım günü bekliyorum.. Neyse tatsız sorunlarımla sizi de sıkmayayım şimdi, secret felsefesine inanalım her şey güzel olacak^^

Mime başlamadan önce kısa bi sohbet yapabiliriz ama.. KPSS denen lanet sınava girdim ben:/ Hatta birkaç gün sonra sonuçlar açıklanacak ve ben yüreğim ağzımda bekliyorum. Yaz tatili için planladığım hiçbir şeyi yapamadım bu sene, dizilerim, filmlerim, gezi planlarım hep yalan oldu 😦 Love Rain, Big, Ghost.. Listemde bekliyor kuzular.. Spoiler yememek için twittera bile giremiyorum anlayın artık 🙂

Neyse gelelim yazının esas amacınaa.. Sevgili Hayal sağolsun yokluğuma rağmen beni de unutmamış ve mimlemiş 🙂 Konumuz tuhaf sorular ve benim onlara vereceğim tuhaf cevaplar 🙂 Buyrun başlayalım 🙂

Çaresi bulunmayan bir hastalığa yakalandınız ve bunun sonucunda yaklaşık 1 yıllık ömrünüzün kaldığını öğrendiniz. Kalan 1 yılınızda ne yapardınız?

Zor soru.. İstediğim her şeyi yapabilmem için paraya ihtiyacım olacak ve ben KPSS mağduru bi öğrenci olarak kredi bile çekebilecek potansiyele sahip değilim henüz 🙂 Neyse şaka bir yana önce gidip kalbini kırdığım herkesten özür dilerdim teker teker. Aslında onlar benim kalbimi kırmıştı ama değil mi? Neyse yine de dilerdim ben.. Ve sonra mümkünse hemen aşık olurdum. Evet bi yıl sonra öleceğim ve evet böyle atraksiyonlara hiç gerek yok ama ben yine de şöyle Kore dizilerinde gördüğümüz türden bi aşk yaşamadan ölmek istemezdim. Bir balık burcuna yakışır bi cevap oldu bu sanırım 🙂

Fobileriniz, takıntılarınız var mı, varsa nelerdir?

17 Ağustos depreminden bu yana karanlıktan korkardım, bi süre öncesine kadar gece lambası olmadan uyuyamazdım ama artık bu korkum geçti sanırım. Ama böyle hayalet, cin peri hikayeleri beni gerçekten korkutuyor:/ O yüzden Musallat, Paranormal Activity gibi korku filmlerini izledikten sonra bi süre uyuma problemi çekebilirim 🙂 Hoşlanmıyorum kardeşim 🙂

Takıntılarımı da daha önce yazdığım bi mimde anlatmışım, aynen kopyalıyorum 🙂

Takıntısı olmayan insan var mı ki kardeşim ohooo 🙂 Elbette bende de vardır ufak çaplı birkaç tane.. Meselaa;

Yemek yiyeceğim yerlerde kaşık çatal ve bıçakları silmek: Evet pek hoş bir takıntı değil gerçekten, diğer insanlara vebalıymış gibi davranmak anlamına gelen bu takıntımdan ben de pek hoşlanmıyorum ve kurtulmaya çalışıyorum, yavaş yavaş bunu başardım da.. Azimli kızın hali başka 🙂

Sonraa, telefonumun alarmını kurduktan sonra (özellikle kesinlikle erken kalkmam gereken durumlarda) defalarca kontrol etmem! Kendi kendine güvenmeyen septik insan= ben 🙂

Evin kapısını çekip kilitledikten sonra tekrar açıp ocağı, kapıları, ütüyü vs. defalarca kontrol etmem..

Sıkıldığımda bir şarkıya yüz kez baştan sona mırıldanmam, hem de etrafımda neler konuşuluyor, ne yapılıyor umursamadan, ayrı bir boyutta gezercesine 🙂 Ki bu arkadaşlar tarafından en çok dalga geçildiğim noktalardan biridir 🙂

Gerginken, sıkıldığımda vs. bacağımı bıkmadan usanmadan sallamaya, titretmeye devam etmem, biri beni “yeterrr!” şeklinde uyarana kadar..

Düşünsem daha da bulurum aslında.. Oha listeye bir bakın, takıntılar kraliçesi miyim, obsesif kompulsif miyim neyim ben? 🙂

Bir sabah kalktınız ve dünya da hiçbir insanın kalmadığını öğrendiniz. Ne yapardınız?

Ne mutlu olurdum sormayın!! Son zamanlarda bi gün olsun yalnız kalamadım, bi gün olsun kafamı dinlesem diye hayaller kurduğum günlerdeyim 😦 Özellikle çocuk tayfasından hiçbir canlı mümkünse yaklaşmasın bana, görmek bile istemiyorum://

Dünyada kimse kalmasa Büyük Ada’ya gider (Tabi kimse kalmayınca ne ile nasıl gideceğim orası meçhul ama 🙂 ) sahilde tüm gün sessizce güneşlenirdim. Ayy ne güzel..

Dünyayı dolaşmak isteseydiniz, ilk hangi ülkeden başlardınız? Ve neden?

Londra’dan başlardım. Birçok yabancı dil öğrencisinin de benim gibi düşündüğüne eminim, hele lisede ne hayaller kurardık 🙂 Sisli, bulutlu bir gökyüzü, Ortaçağ’dan kalma gotik binalarıyla İngiltere gerçekten ilgimi çekiyor..

İtiraf edin, prens /prensese dönüşür tesellisiyle, kaç kurbağayı öptünüz?

Yok artık:/ Bu soruyu yazan kişi ne içtiyse ben de ondan istiyorum 🙂 Kurbağa öpülür mü bee 🙂

En son yaşadığınız küçük düşürücü, unutamadığınız bir olay?

Bi düşüneyim.. Öyle çok utanç verici bi şey yaşamadım ama dersanemizin en taş çocuğunun arkasından “Oyy ne çocuk yaa üff!!” falan diye konuşurken çocuğun arkamızdan çıkıvermesi beni epey utandırmıştı. O da güldü neyse ki 🙂 Sonra bi takıldık baya baya salakmış ya bu çocuk, tüm hayranlığımız boşaymış resmen 🙂 Allahımm oppalarımız da böyle değildir değil miii:/ Düşünsenize Kore’ye gidiyorsun, bi dizi çekimine denk geldin, Lee Min Ho ile tanıştın ve çocuk yukarıda bahsettiğim oğlan gibi her şeye gülen şebek bi tipmiş falan.. Ayy yok artık beee 🙂

Asla yanınızdan ayırmadığınız 3 şey?

Cep telefonum, cüzdanım, akbilim 🙂 (öğrenciyiz abla napalım 🙂 )

Hayatınızın bir kitap/film olmasını isteseydiniz, hangi kitap/film olurdunuz?

Kitap olarak Jane Austin’in Pride and Prejudice‘ini (Aşk ve Gurur) seçerdim. Hayat onlara güzel her gün bi balo bi davet, kızlar zengin bi koca bulmaktan başka bir şey düşünmüyorlar. Özeniyorum bu aralar valla 🙂

Film olaraksa, My Sassy Girl‘ü seçerdim. Her nazıma katlanan, ne yaparsam yapayım benden vazgeçmeyen ve beni anlayan bi sevgili.. Biraz şapşal ama olur o kadar 🙂 Rüya gibi yani..

En yakın arkadaşınızın bir uzaylı olduğunu ve sizi ilk denek olarak, kendi gezegenine götüreceğini öğrendiğinizde ne yapardınız?

Ay ne kadar mutlu olurdum anlatamam 🙂 Bu aralar bu gezegeni terk etme itiyacım hat safhada, o arkadaş ilaç gibi gelecek bana 🙂

İsviçre’li bilim adamları görünmezlik hapını buldu ve siz bu hapı deneyen ilk kişisiniz. Hapı kullandıktan sonra ilk yapacağınız şey nedir?
Dünyayı dolaşırdım herhalde.. Nasılsa görünmezim yol masrafı yok yemek masrafı yok ekmek elden su gölden hayatımı yaşarım anasını satim 🙂

Bir mim yazısının da böylece sonuna geldik sayın okurlar.. Yakında, bloğuma daha sık uğrayabileceğim günlerde yine görüşmek üzere.. Esen kalın, mutlu kalın.. Mutlu olmak için öyle büyüüük sebepler aramayın. Kendi yatağınızda uyumanız, kendi dolabınızı açmanız bile sizi mutlu etmeye yeter inanın bana..

Temmuz 30, 2012 tarihinde film içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin. 12 Yorum.

  1. psikolojik olarak çökmüşsün bence bu durum hep o KPSS den kaynaklı,umarımda öyledir 🙂
    senin sonunu hiççç iyi görmüyorum (ben daha çok karamsarım galiba)
    sorular hakketten tuaf ama (yakın arkadaşım uzaylı felan)
    hayatımın my sassy girl filmindeki gibi olmasını bende isterdim 🙂

    • kpss ahh giren bilir insanın hayatını kahreden bi sınav.. bu sınava birden fazla hatta 3 4 kez hazırlananlara gerçekten Allahtan sabır diliyorum ben yapamam sanırım..

      my sassy girl iyidir yaa ben de sassy bi kız olmak istiyorum şu an, şımarıklıklar yapıp hayattan sadece zevk almak istiyorum. ne güzel olur öyle dimi ama 🙂

      • kpss zordur heralde Allah yardımcınız olsun inşallah tekrar girmek durumunda olmazsın.ben tabi daha küçük olduğum için bana uzak geliyor ‘kpss’ kavramı

  2. Seni belkide en iyi anlayan benim, belirsizlikle kenetleniyor insan okuduğunu anlamıyor duyduğunu algılayamıyor ben de kitlendim ne dizi ne kitap bakamaz oldum yine bıktımmm
    takıntı konusunda yalnız değilsin ben çift saat kuruyorum.
    sanırım her soruda kendimi buluyorum sırf yalnız sakince kendi kendime kalabilmek için bu yıl tatile çıkmadım ailem tatildeyken evde tek kalıp birkaç gün kafa dinledim. O kadar bunaldım ki kendi kendimleyken bile yalnız kalamıyorum iç sesim beni rahat bırakmıyormuş gibi geldi.

    • ahh canım gerçekten birbirimizi en iyi biz anlarız. ben de uzaktan bi sınav yani ne kadar zor olabilir diyordum ama hiç öyle değilmiş.. bi kere adil bi sınav değil oyunlar dönüyor bu bir. hiç alakan olmayan bi ton dersle aynı anda cebelleşmek zorundasın bu da iki.. en kötüsü ise bu çabalarının sonuç verip vermeyeceğini bilmemen. emeğinin karşılığını alacağını bilse insan 4 elle sarılır bu işe ama her şey karmakarışık 😦

      ailevi problemlerimden de ötürü aylardır yalnız kalamıyorum, tek başıma oturup kitap okumak bile lüks oldu benim için inan.. kpss çilesinden çıkan herkes bi kafasını dinlemek istiyo demek ki, çok yorulduk..

      Allah hakkımızda en hayırlısını nasip eder inşallah canım, hepimizin emeğini zayi etmez. kendine çok iyi bak..

  3. kpss’nin de odgjfkgjdfkljwşl!!!! diye uzayıp gidecek bir dolu söyleceğim var ama söylemiyorum, 1 2 3 tıppp!!!
    hayat fena zorluyor beni de şu sıra, sinirlerim cidden çok bozuk, durup durup ağladığımı biliyorum ama işte hayat bu! elden bir şey gelmez, bizim içinde aydınlık günler eklenmiştir ömrümüzün takvimine, hep böyle gitmeyecektir, di mi ama!? 🙂 o zamana kadar nasılsın? sorusuna “iyiyim(!)” diye cevap verip duracağız sanırım 😉
    en yakın zamanda görüşelim bu arada, çok öpüyorum masalım oxoxo fighting!!!

    • aynennnnn!! sınavın da bu bombok hayatın da bizi bu hallere düşürenlerin deeee… diye uzun uzun sövmek isterdim ama neyse 😦 aynen benim de sinirlerim falan harap oldu, hem sınav hem ailesel hedeler.. savaştan çıkmış gibiyim.. ama iyi olacağım, iyi olacağız sadece bunu umuyorum..

      bu arada internetsizlikten yorumuna 59802569086 gün sonra cevap yazdım biz buluştuk dimiii 🙂 yine de bi daha görüşüp sana uzuuun uzun içimi dökmek isterim..

      en yakın zamanda bi daha yapalım o zaman.. çalgaaaa^^

  4. londra demiş yaaa.. gotikler yesin seni emi 🙂 deli misin kızım sen ne işin var londrada hep yağmur hep yağmur.. güneş bulutun arkasından 2 dk. gözüktüğünde millet parklara koşturup güneşleniyo.. bacak sallama olayı bende de var.. hatta geçende ışıklar kapalı kanapenin üzerinde film izliyoz bende ayaklarımı sallamaya başlamışım ama farkında değilim, filmde de deprem sahnesi var arkadaşım sen bi kork deprem oluyo zannedip kanepe sallanınca.. bende hiç bozuntuya vermedim aaa evet evet bende hissettim diyom 🙂 napayım yaaa benim yaptığımı anlasa üzerime atlar… sorular gerçekten garipmiş kim hazırlamış ki bunu ona saygılarımı sunmak istiyorum.. biz ilkokuldayken anket defterleri yapardık böyle değişik sorular olurdu onlara benziyo 🙂 özledim kız senideeeeeee…..

    • aa Aryacım selamlarr^^ dönmüşsün ne güzel çok mutlu oldum valla 🙂 ben de aylardan internetten uzağım ya döndüğünden bile haberim yoktu.. bu aralar da kpss sonuçlarımla uğraşıyorum anca Eylülde dönücem buralara 😦 Londra’da güneş yok demek.. hımm ben de kıştan nefret eder,m aslında biliyor musun.. bi daha düşüneyim. en iyisi Malezya aslında 4 mevsim yaz ohh eheuheue 🙂
      demek deprem oldu sandılar ha ahahaa 🙂 çaktırmamakla iyi yapmışsın ben de öyle yapıyorum hep 🙂

      ben de çok özledim twitter muhabbetlerimizi falan.. dönüşüm muhteşem olacak diyor ve yanaklarından mıncırıyorum kuzum görüşmek üzere^^

  5. Unniciğim moralin umarım düzelmiştir, umarım en güzel yerlerde görürüz seni. Hiçbir şey için canını sıkma olur mu? Seni çooook seviyoruz hepimiz. ❤
    Sorulara verdiğin yanıtlar çok eğlenceliydi. Ellerine sağlık. ^^
    Gel bir de çocukluğuna inelim, neşelen. ^^ Mimledim: http://harmony-halmeoni.blogspot.com/2012/08/anlarla-cocuklugum-mim.html

  6. HAYALPEREST

    Selam! Sevgili Masal Evi, ne zamandır bloğunuzu dikizliyorum da pek bir durgun. Bloğun üstündeki tozları en yakın zamanda kaldırırsınız inş.
    Çok güzel bir mim cevaplandırması olmuş. Demekki Londra’ya gitmek isteyenler azınlıkta değil. 🙂 Her ne kadar şu sıralar Paris’e ( Sorbon) sarmış olsam da Londra’ya gitmeyi ben de çok çok isterim. Hayırlısı…
    KPSS denen canavar sizin moralinizi bayağı bozmuş anlaşılan. Çevremdeki insanlarda da bu sınavın kötü etkilerini görebiliyorum. Acaba girince ben de mi böyle olacağım, diye düşünmeden edemedim şimdi. inş olmaz. Bu arada bir dizi izliyorum belki siz de izliyorsunuzdur da ben yine de söyleyeyim. A gentlement’s dignity… Sadece şunu söylemeliyim ki izleyin izlettirin sayın vatandaş! O kadar yani 🙂 Neyse efenim karman çorman, ordan burdan yazılmış bir yorumu okudunuz. Hayırlı bayramlar dilerken bir an önce kendinizi blog yazıları manyağı yapıp bizleri mutlu etmenizi diliyorum. Ben bazen böyle şeyler dilerim. 🙂 KENDİNİZE ÇOK AMA ÇOK İYİ DAVRANIN. MUTLU GÜNLER…
    HADİ EYVALLAH!!!

  7. Selam Masal Evi sahibesi! Farkındasınızdır siz ama ben yine de hatırlatayım dedim; aylar oldu bloğunuza uğramayalı. Ya da uğradığınızı bize belli etmeyeli… Yaşıyor musunuz acaba? Cidden merak ediyorum. Bir ses, bir soluk, sizden bir iz bıraksanız şu bir zamanlar cıvıl cıvıl olan ama artık bir sandığa kilitlenmiş gibi bırakılan güzel bloğunuza. Ama bir işaret olsun yani. Bu ayrılık uzun sürdü. Yazılarınızı, sizi özlemiş olan çoookk okuyucunuz vardır eminim. Onları daha fazla bekletmeyin derim. Hadi artık gelin! Umarım bir daha görüşürüz yazılarınızda. İnanıyorum, görüşeceğiz değil mi? Lütfen agasshi, bekleniyorsunuz. =) Mutlu yaşamlar… HADİ EYVALLAH!!!

Yorum bırakın